. Çok Değerli Mustafa Bey, / Prof. Mustafa Çakır
· Güzel ve anlamlı sözleriniz, takdir ve teşviklerinizden dolayı son
derece hoşnut oldum.
· Derin teşekkürlerimi sunarım.
· Yazınız içeriğinde kısa sözcüklerle değindiğiniz ana konular ve onların
bizler için önemi ise son derece büyük.
· İlk anlamamız gereken belki de bir "bilinç" konusu ve düzeyi
olmalıdır.
· Yurttaşlık bilinci yüksek, donanımlı, eğitimli ve iyi öğretim görmüş,
doğru meslekler kazanmış bireylerimiz olsun, çocuklarımız bu yönde
yetişebilsin, diye tüm yaşamım boyunca edindiğim ideallerin, istek ve
hedeflerin sizin kişiliğinizde bir tümsellik içinde var olması beni çok
sevindirdi ve de gururlandırdı…
· Bir Türk "işçi" çocuğu doğru okullara gidecek, iyi öğretim
edinecek, yararlı ve geleceği parlak meslekler dinecek ve akademisyen
olabilecek…
· Toplumda saygın, başarılı ve de iyi bir kimlik ve bilinç sahibi bir
yurtsever olabilecek…
· Tümüyle ve kısaca, işte ben hep bu "istemler ve hedefler"
olsun diye gerek Almanya'da gerekse de Türkiye'de, bulunduğum her yerde "emek"
harcadım, "fikir" ürettim ve kendimi geliştirdim.
· 2024 yılında genel anlamda baktığımda adını verdiğim bu hedeflerin ve
modellerin ne yazık ki çok az gerçekleştiğini görüyorum.
· İnsanın var oluşunun en büyük gerekçesi, ve de temeli olan zihinsel
gelişim, fikirsel-düşünsel ilerlemeler için gerekli olan okullaşma, eğitim ve
öğretim ve bunlardan ne denli ve nasıl pay alabildiğimizdir.
· Siz, Alman toplumunun her bir tabakasını yaşamış, görmüş ve
deneyimlemiş, çok iyi bir öğrenim görüp üst düzeyde kariyer edinmiş bir Türk
olarak edindiğiniz bilgi, fikir ve deneyimleri yine bu topluma, Alman ve Türk
toplumuna sunmuş ve yol göstermiş birisi olarak ayni zamanda yine
"çocuklarımız yüksek tahsil görsünler" diye adlandırdığımız
istemlerimize en iyi örneği de verdiniz.
· İşte bu da benim kişisel ideallerimden birisi olmuştur.
· Çocuklarımız öyle yetişebilecekler ki en üst öğrenimleri edinip, en iyi
mesleklere geldiklerinde bir Türk'lük bilincini ve kimliğini de taşıyıp, Alman
toplumunda diğer Türk çocukların ve ailelerine yol gösterecek ve gerekli
olabilecek kurumlaşmalarda yer alacaktır.
· Bu son idealimin gerçekleşmesinde izleyebildiğim örnekler daha çok bu
"model"in bir yanını anlayabilmişler ve daha çok Türk kökenli, bir
işçi çocuğu olarak bir "Alman tiplemesi" ile yetinmişler.
· Belki ben mi çok şeyler bekledim bu toplumdan, diye düşündüğümde ise
bugün gördüm ki yalnız bırakılmamışım, sizin görüşleriniz ve idealleriniz ve
tiplemeleriniz de temelde tam olarak bunlar olmuş.
· İnsan olarak eleştirel düşünebilen, sorgulayabilen, kendisini en iyi
biçimde yetiştirmeyi benimsemiş ama öte yandan ise hem Türklük bilincine,
yurtseverlik temel bilgi ve sevgisine sahip ve de batı tipi algı
operasyonlarına kendini teslim etmemiş kuşaklar, anneler, babalar olsun istedim
hep….
· Hem ayni anda Türkiye'de, hem de ayni anda Almanya'da en az diğerleri
kadar güçlü ve donanımlı, aklı başında olabilen insanlarımız olsun istedim.
· Bakın, siz bunları gerçekleştirebildiniz ve her iki ülke de sizin ve her
iki ülkenin insanlarından da daha başarılı ve kabul görür durumdasınız; bu da "hepimiz
için" son derece sevindirici ve mutluluk vericidir.
· Alman toplumunda Türk işçi ailelerin ilk örgütlenme dönemlerinde elde
edilmiş girişimler ve başarılar çok önemlidir ve takdir edilmelidir.
· Ardından gelen ikinci dönem örgütlenme girişimlerinin bir bölümünde
"Aydınlar Semineri"nde, "Almanya Türk Toplumu"nun kuruluş
çalışmalarında ve yine "FÖTED Almanya Türk Veliler Birliği"
çalışmalarında, federasyon kuruluşunda ve yönetiminde doğrudan bulundum ve
çalıştım.
· günlerde tüm bu çalışmalarda her zaman anadilimiz Türkçe etken dil ve
toplantı dili olarak kabul edilmiş ve de kullanılmıştır.
· Şimdi bu uygulama nedenli "devam" etmektedir ve de her yerde
"Alman dilinin bilindiğinin gösterilmesi yaygındır" tam olarak
bilemiyorum.
· Tek bir yurttaşın bile çok önemli olduğuna ve herkese de eşit hak ve
şansların verilmesine inanıyorum.
· Benim inancım ve ideolojim bilinen siyasi ideolojilerle örtüşemeyebilir.
· Siyasi parti üyesi değilim.
· Bir okur-yazar, bir aydın ve entelektüel olarak yaşamak ve zamanımı
değerlendirmek, halkıma yararlı olmak istiyorum
· Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun kişiliği, özellikleri, fikirsel ve
siyasi tutumu gösterdiği hedefler ve gerçekleştirdiği her türlü atılım ve
yatırım ile bizim aslında tam bir "TÜRK Rönesansı"na adım attığımızı
düşünüyorum.
· Daha sonraki dönemlerde ise ne yazık ki ve de beklenileceği gibi
"Türk Bağımsızlığı ve Kalkınması" emperyalizm ve onun yandaşlarınca
hep karşı durup, yok edilmesi için görülür oldu.
· Sizin de dediğiniz gibi "ben" olmak ne denli "önemli ve
değerli" ise asıl olan "BİZ" olabilmeyi becerebilmek ve bu yolda
girişim ve çalışmalarda bulunmaktır.
· Ortak güçleri, yöntem ve donanımları, bireyleri… bulup, birleştirip BİZ
olabilmektir asıl olan.
· Bugün Türkiye ve Türk halkı çok yönlü ve çok boyutlu saldırıların ve ele
geçirmelerin altında bulunmasına rağmen ileri teknoloji çağının getirdiği
veriler ile, sosyal medya ve zihin operasyonları ile kişiliksiz, kimliksiz,
özentili ama içi boş kitleler durumuna getirilmek istenmektedir ve de sanırım
başarı ile yol almaktadırlar.
· Bugün Almanya için düşündüğümüzde 5 milyon ve üstü Türk kökenli insan bu
toplumda nerededir ve ne denli öz benliğine, kültürüne, diline hakimdir ve
bunlardan kıvanç duyabilmektedir, özlem duyabilmektedir?
· Evet, Alman toplumu içerisinde bizim kendi özgün örgütlenme modelimizin
ve "insan" yetiştirme yöntem ve ideallerimizin yeniden gözden
geçirilmesi ve kendine yönelik geliştirilmesi, siyasi partilerin etkilerinden
kurtarılabilmesi gerekecektir.
· Kendilerince çok büyük toplumsal örgütler olmuş olan derneklerin ise
yeniden "öz bilinç ve kimlik ile" anadili kullanmak yöntemleri ile
toplumun içinde öne çıkabilmesi beklenmelidir.
· Okul bitirmek, diploma almak ilk adımda esas hedeflerimiz gibi görülüyor
olsa bile asıl olan tam da bu değildir.
· Her bir yurttaşımızın, çocuğumuzun bilinçli ve sorumlu, donanımlı ve
güzel ahlaklı olarak kendisini geliştirme yollarını arayabilmesi, sorunlara
çözüm yolları arayabilmesidir.
· Ayni zamanda "iyi yurttaş" , "temiz insan"
entelektüel bakış açısı gelişmiş bireyler "NASIL" oluşabilir diye de
düşünüp, fikir üretebilmeliyiz.
· Çok değerli Mustafa Bey size çok teşekkür ederim, sözleriniz ile beni
yeniden kendim ile düşünmeye ve de geçmişten bugüne eleştirel bakmama büyük
katkı sağladınız.
· İnanın, ne konuşabilecek birisini ne de dertleşebilecek bir yoldaşı
bulamadığımız bir dönemdeyiz…
· Ama, herkes çok meşgul ve çok şeyler yapıyor…
· Sizin de duygu ve düşüncelerinize, ideal ve de deyimlerinize
benzerlikler taşıyan bu yazımı umarım diğer insanlar da okurlar ve kendilerince
yorumlayabilir, örnek alabilirler.
· Çok teşekkür ederim Mustafa Bey, size ve çalışmalarınıza çok değer
veriyorum, örnek olarak kabul ediyorum.
· Sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler dolu bir ömür dilerim.
· Öğretmen Gönen Çıbıkcı, 25.04.2024, MŞ.